2 Aralık 2012 Pazar

GELİN KOLEKSİYONCUSU!

Polisiye gerilim alanında çok sayıda kitabı olması rağmen nedense bir Grange ya da Gerritsen’in gördüğü ilgiyi görmüyor Ted Dekker. Kitapları da güzel aslında ama çok iyi değil. Okuyunca çok etkilenmiyorsunuz. Kolayca aklınızdan siliniyor. “Gelin Koleksiyoncusu” da güzel ama çabuk unutulacak kitaplardan. Yalnız üslupta biraz sorun var ki ben çeviri yüzünden olduğunu düşündüm. Gereksiz kelimeler, durduk yere konuyu uzatmalar var. Cümleler duru değil, mesela; “Ayağa kalkan adam bir metre seksen santimden belki sekiz ya da on santim daha kısaydı.” (syf:24) 1.70 cm dese daha kolay olurdu sanki! Yani sorun çeviriyle ilgili olabilir dedim ama belki de yazardan kaynaklanıyordur. Anlatım bozuklukları, anlam karışıklıkları var, okurken yoruluyorsunuz; en azından üsluba alışana kadar. Aynı cümleyi birkaç defa okuduğum oldu. Ama alıştıktan sonra kendimi kaptırdım. Çok farklı, sıra dışı, illa okunması gereken bir kitap değil ama güzel, okunabilecek bir kitap. İyi okumalar.  

"Brad, bu ikisinin işlerinde iyi, ama hiçbir zaman mükemmel olamamalarının bir sebebi var, diye düşündü. Onlarda tek konuya aşırı derecede odaklanmak için gereken saplantılı kişilik eksikliği mevcuttu." (syf: 23)

"Ne yazık ki dünya, Tanrı’nın bize verdiği en büyük zekalardan bazılarını alıp kafese kilitledi. Çoğu parlak zekalı ya da yaratıcı insan, sıradan insanlara garip göründü. Dahiler hemen her zaman toplumdan dışlanırlar. Zekilerle çocuk bahçelerinde alay edilir. Onlar dünyayı bizlerden farklı görürler ve bunun için de dışlanırlar. Hemen hepsi en azından yalnız bırakılır, en kötü ihtimalle de bir yere kapatılır. Satükoyu cesaretlendirmek ve hayata farklı gözlerle bakanları dışlamak insan doğasındandır." (syf: 86)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder