28 Mart 2012 Çarşamba

TARİHÇİ!

Dracula! Yazın dünyasında da beyazperde de çok sevilen bir kahramandır.. Tarihsel gerçekliğe göre kendisi Fatih Sultan Mehmet zamanında yaşayan bir Eflak Beyi'ymiş. Osmanlı elçilerinin sarıklarını kafalarına çaktırması, hamile mi anlamak için karısının karnını kesmesi, kızdığı kişileri yağlı kazığa oturtması ve saire.. Günümüze kadar adının hatırlanması için zaten yeterli şeyler.. Üstüne bir de hayalgücü ile bizim eklediklerimiz var.. Bunlar Dracula'yı kitap kitap gezdiriyor.. "Tarihçi" de ise kahramınız Dracula'nın varlığına dair kütüphanelerinde oldukça kuvvetli belgeler buluyor ve diyar diyar gezerek onu aramaya başlıyor! İstanbul'a bile geldi ama geldiğine değdi, en sonunda buldu Dracula'yı.. Peki sonunda ne oldu, merak ediyorsanız Elizabeth Kostava'nın kitabını elinize almanız gerekecek.. 
" 'Gözüpek dürüstlüğünle sen, tarihin verdiği dersi görebiliyorsun,' dedi. 'Tarih bize, insanın özünün kötü olduğunu öğretiyor. İyi, mükemmel değildir, ama kötülük mükemmeldir. Neden bu büyük aklını mükemmel olanın hizmetine sunmayasın?' " (syf: 591)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder