17 Ağustos 2018 Cuma

ŞENLİKTEN ÖNCE

Kaç zamandır kitaplarla ilgili yazı yazmıyorum, (bunda blogumdaki yazıların okunma sayıları da etken; kitaplarla ilgili olmayan yazılar, kitaplarla ilgili yazılardan üç kat falan fazla okunuyor nerdeyse hem de bir günde! Ben de, demek ki biraz havadan sudan da yazmak lazım, deyip ipin ucun kaçırdım iyice..) aslında tatil sayesinde baya kitap okudum; hatta tatil bitince “çocuk olunca kitap okumayı unut” diyenler için okuduğum kitapları paylaşarak bir yazı yazarım belki. Bugüne de bir kitap yorumu yazayım, hazır kitap günü de gelmişken bu yılın ilk kitap günü kitabı “Şenlikten Önce” ile başlayayım. Bu senenin kitaplarına karar verirken arkadaşımın gönderdiği listede ilk sırada “Şenlikten Önce” vardı, ilk bakışta kitap günümüzden şenlik diye bahsediyor da başlamadan önce okumak istediği kitapları yazıyor sanmıştım, meğer kitabın ismiymiş. Genelde bu tür yanlış anlamaları mizah için çok kullanıyorlar. Saçma olmakla beraber nedense gülüyor da insan. Mesela geçtiğimiz senelerde bir öğrencim duaların olduğu bir tablo getirmiş, bizde de giriş kapılarının üzerinde olmazsa olmazdır yani bu dualar, bizimki daha ufak tefek bir şeydi, dolayısıyla hemen yenisini astık ki malum öğrencim getirmiş, evdekinden daha minik de olsa onu asardım, orası kesin. Arkadaşım gelince gördü bizim yeni tabloyu, aaa ne güzelmiş, dedi. Evet, Uğur getirdi, dedim. (getiren öğrencimin adı) Nerden biliyorsun, dedi. Herhalde dalga geçiyor, dedim (içimden) Nasıl bilmeyeyim işte Uğur getirdi, dedim. Hala, nasıl anladın, diyor. Meğer “uğur”u şans anlamında kullanıyorum sanıyormuş. Birkaç tur daha bu nasıl anladın vs muhabbetinden sonra güç bela anlaşabildik. Ama bu yanlış anlama ile kıkırdaşmalar (ve hala hatırladıkça da devam eden gülüşmeler) oldu. Bu şenlikten önce olayında da arkadaşımızın kitap gününe bu gözle bakıp şenlik diye nitelemesi, öncesini planlaması beni çok mutlu etti. Ne yazık ki mutluluğum uzun sürmedi çünkü kitap ismi olduğunu çabuk anladım. Temmuz ayı kitap günü için okuduğumuz bu kitap için çok karmaşık duygulara sahibim. Kitabı çok sevdim. Bazı bölümlerine bayıldım. Bazı bölümleri şu anda kitabı düşünürken bile sanki bir film izlemişim gibi gözümün önüne geliyor. Bazı bölümlerini de hiç anlamadım. Hatta aklım başka yerde miydi acaba diye dönüp tekrar okudum ama gene de anlamadım – bu durumu kendi anlayışsızlığıma veriyorum- yazarın başka kitaplarını da okumak isterim gene de çünkü üslubuna bayıldım. Tavsiye edip etmemek konusunda kararsızım ama rahat okunan, hızlı ilerleyen bir kitap, bir de anlasaydım daha iyi olurdu ama benim anlamamam başkaları da anlamayacak demek değil tabi. Herkese şenlik gibi bir gün diliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder